Uzay Yolculuğu 101
Elon Musk, yaklaşık 2,4 milyar Dolar’lık Tesla Motors ve Paypal’ın kurucusu. NASA’nın roket ve uzay araçlarını yapan SpaceX’in CEO’su. 41 yaşındaki Musk, basınçlı bir balonun içinde koloni kurmayı planladığı Kızıl Gezegen’de ölmek istediğini söylerken gayet ciddi.
Hayattaki en büyük hatasını “Birinin karakterine değil ama yeteneklerine çok odaklanmak. İnsanın sadece beyinden ibaret olduğunu düşünmek çok büyük bir hata” sözleriyle ifade eden Güney Afrika doğumlu Elon Musk, Stanford’a girer girmez okulu bırakıp kurduğu Zip2’yu Compaq’a bir kaç yüz milyon Dolar’a sattı ve sonrasında internet üzerinden kredi kartı kullanmadan ödeme yapmayı sağlayan ilk sistem olan PayPal’a dönüşecek x.com’u kurdu. Şu anda Solar City adlı bir enerji kenti projesinin, yalnızca elektrikli otomobil üreten Tesla Motors’un ve uzaya araç gönderen SpaceX şirketinin başında. Stanford’tan hiçbir zaman mezun olmayan Musk, fizik ve işletme alanlarında derece sahibi.
“Kullan at” roket devri kapandı
Ne var ki Elon Musk teknolojide gelinen son noktadan hiç de memnun değil. Uzay çalışmalarının maliyetinin çok daha düşük olması gerektiğine inanıyor. Pek çok girişimin bu maliyetler yüzünden asla hayata geçemediğini ve bu nedenle insanlık için kaçırılan büyük fırsatlar olduğunu düşünüyor. Musk’a göre bunu telafi etmenin tek yolu yeniden kullanılabilen roketler tasarlamak. NASA tarafından uzaya gönderilen her aracı yörüngeye taşıyan katı yakıtlı roketler ve yakıt tankı çöpe gidiyor. Normalde uçuş maliyetlerinin yalnızca yüzde 0,9′luk bir kısmını yakıt ve oksijen oluştururken, kalan maliyet her uçuş için sıfırdan bir roket inşa etmeye gidiyor. SpaceX’in yeniden kullanılabilen roketler yaparak ulaşmak istediği hedef, uzay yolculuğu maliyetlerini herkesin erişebileceği bir noktaya çekmek. Firma ayrıca ABD’nin Teksas eyaletindeki Brownsville yakınlarında üçüncü bir uzay üssü inşa etmekle meşgul. Tamamen ticari nitelikli olan bu yeni üs, ileride SpaceX’in inşa edeceği yeni nesil roketlere de ev sahipliği yapacak.
Mars’ta 80 bin kişilik koloni
En büyük amacının Mars’a ayak basmak olduğunu söyleyen Musk, “Dünya’nın oluştuğu günden bu yana geçen 4,5 milyar yıldan sonra ilk kez Mars’a ayak basabilecek teknoloji seviyesine ulaştık. Güneş yavaşça genişliyor. 500 milyon yıl sonra okyanuslar buharlaşacak ve Dünya’da yaşamın anlamı kalmayacak. Geride belki bakteriler kalacak ama onların da roket inşa edecek kapasite olmayacak” diyor ve gezegenler arası yaşayan bir tür olarak, insanların yaşam şansının ciddi ölçüde artacağını belirtiyor. “Mars’ta ölmek istediğimi söylemem lafın gelişi değil” sözünü tekrar ediyor ve gülerek “Elbette mümkünse ilk iniş sırasında değil” diye ilave ediyor.
Elon Musk deli olabilir ama hiçbir milyarder küçük fikirlerle zengin olmadı! Kızıl Gezegen’de inşa edeceği şehrin planlarını şimdiden yapmış durumda. Musk, Mars’taki şehrin 80 bin kişinin konaklayabileceği kapasitede olmasını istiyor. Mars’ta hayatın mümkün olup olmadığını görmek için tarihte ilk kez 10 cesur adamı her bir biletin 50 bin Dolar olduğu bir uzay yolculuğuna gönderecek. Hemen ardından sürdürülebilir balonu oluşturmak için inşaat araç ve gereçleri gidecek. Henüz Mars’a ayak basmamışken bile projenin tüm maliyetinin 36 milyar Dolar olacağı öngörülüyor. Böyle bir rakam dudak uçuklatabilir, ancak NASA’nın Curiosity Rover’ın kızıl gezegene iniş yapabilmesi için 2,5 milyar Dolar harcadığını ve bu işin tam sekiz yıl sürdüğünü hatırlatmakta fayda var.
Yarım saatte 240 km’lik şarj
Solar City ve Tesla Motors yatırımlarıyla elde ettiği bilgi ve deneyimin SpaceX’teki roketlerde hiçbir işe yaramıyor oluşunu bir ironi olarak gören Musk, elektrikli araç sektöründe de Renault ve Chevrolet gibi otomotiv devlerine kafa tutuyor. Tesla Motors’un geliştirdiği süper şarj teknolojisi otomotiv sektöründe devrim yaratıyor. Tesla Motors, tasarladıkları süper şarj noktaları sayesinde Model S araçların yarım saatlik şarj sonunda yaklaşık 240 km yolculuk etmesine olanak sağlıyor. Yolculuğunuz sırasında yemek molası verdiğinizde aracınızı şarja takıp molanızın sonunda 240 km’lik menzili ile tekrar yola çıkabilirsiniz. Renault’un 3-8 saat arası şarj sonunda sahip olduğu 160 km menzil ve Chevrolet’in 4 saatlik şarj sonunda aldığı 80 km yol ile kıyaslandığında azalan şarj süresi ve alınan verim, süper şarj teknolojisinin en büyük avantajlarından biri. Tesla Motors araçlarında kullanan elektriğin, süper şarj noktalarında solar paneller aracılığıyla güneş ışığından üretilecek olması tüketicinin çevreci kaygılarına çözüm olurken, süper şarj teknolojisinin diğerlerinden sıyrılmasını sağlıyor.
Hayali gerçeğe, kuşkuyu inanca dönüştürmek…
8-17 Mart tarihleri arasında Austin’de düzenlenen SXSW İnteraktif Festivali’nde Chris Anderson ile özel bir söyleşi gerçekleştiren Elon Musk, Space X’in yolunda gitmeyen roket fırlatma denemesini anlatmıştı. Fırlatmadaki problemin çözümü ise Siemens’ten geldi. SpaceX mühendisleri biliyordu ki, bir roketin başarılı şekilde fırlatılması, milyonlarca şeyin bir arada ve doğru ilerlemesine bağlıydı. Tek bir küçük arıza dahi Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki bütün projeyi mahvedebilirdi. Onlar da karşılarına çıkan bu problemi çözmek için Siemens’in ürettiği yazılıma başvurmaya karar verdiler. Fiziksel olarak inşasından önce sanal ortamda tasarlanan ve test edilen roketin fırlatma sırasındaki başarısını en yüksek seviyeye çıkarma konusunda bu yazılım kritik bir rol oynuyor. Siemens’in ürettiği bu endüstri yazılımı, hesaplamaları hatasız, kesin ve büyük bir hassasiyetle yapıyor. İnovatif şirketlerin üretim hızlarında artış, giderlerini azaltmada ise önemli ölçüde katkı sağlıyor.
Bu denemeler başarılı bir şekilde ilerlerse SpaceX askeri olmayan ilk uzay kolonisini kurmanın en önemli adımını atmış olacak.