Balon mu elma şekeri mi?
Candy Crush’ın yaratıcısı İrlandalı King Saga’nın New York Borsası’nda halka arz edilmesi dot.com balonunu yeniden gündeme getirdi.
King Saga’nın 7.6 milyar dolar piyasa değerinden halka arz edilmesi sonrasında yaşadığı yüzde 15’lik kayıp yatırımcıları korkuturken bu tür şirketlerin balon olduğu iddiasını yeniden gündeme getirdi.
Geçtiğimiz günlerde Facebook’un WhatsApp’ı 19 milyar dolara satın alması ile gündeme gelen şirket değerlemeleri ve “Bu şirket, bu kadar eder mi? sorusu Candy Crush ile birlikte iyice ayyuka çıktı. Türkiye’nin en büyük şirketlerinin yer aldığı BİST 30 Endeksi’ndeki en büyük şirketin değerinin 12 milyar olduğunu düşünürsek bu halk arzların çapını çok daha iyi anlayabiliriz.
Bu şirketler neden bu kadar değerli?
Facebook, Twitter, WhatsApp ve Candy Crush gibi internet odaklı şirketlerin en temel özelliği çok geniş kitlelere, hızlı bir şekilde ulaşabiliyor olmaları… Facebook ya da Twitter’ı bir yana koyalım Candy Crush gibi farklı renkte şekerlerle oynanan bir bilgisayar oyunun bile günlük 97 milyon aktif kullanıcısı var. King Saga’nın gelirlerinin yüzde 78’i Candy Crush’tan geliyor. Candy Crush’ta her oyuncu, hayatında bir kere, mutlaka 1 dolar harcıyor. King Saga’nın Farm Heroes Saga ve Bubble Witch Saga adlı iki büyük oyunu daha var. Bu iki oyunun günlük aktif kullanıcı sayısı 20 milyon.
Bu şirketlerin bir diğer önemli avantajı ise ellerinde tuttukları değerli veriler. Bu internet sitelerine giren kişilerin bıraktığı kişisel veriler pazarlama açısından büyük önem taşıyor. Bu verilerin satışı da şirketler için büyük bir gelir kaynağı olabiliyor. Fakat bu konuda etik tartışmalar devam ediyor. Hangi veri satılabilir, hangisi satılamaz? Bu hala bir soru işareti…
Balon mu değil mi? Nasıl anlayacağız?
2000’li yıllardaki dot.com balonuna baktığımızda temel problem kazanç elde edemeyen bu şirketlerin borsaya açılarak hisse satmış olmalarıydı. Benzer bir durum geçen yıl Facebook’un halka arzı esnasında da yaşanmış, halka arz sonrası değer kaybeden Facebook hisseleri uzun süre toparlanamamıştı.
İşin spekülasyon tarafını bir tarafa bırakırsak bugünün sosyal medya şirketlerinin para kazanamadığını söylemek pek doğru olmaz. Facebook 1 milyar 230 milyon aylık kullanıcıya ulaşıyor ve günde en az bir kere olmak üzere 757 milyon kişi Facebook’a giriş yapıyor. Şirket geçen yıl 2.6 milyar dolar gelir elde etti. Bu, bir önceki yıla göre yüzde 76 artış anlamına geliyor. 2013’te 583 milyon dolar gelir elde eden Twitter’ın 2014 reklam gelirlerinin 1 milyar dolar olacağı öngörülüyor. 2011’de sadece 64 milyon dolar kazanç elde eden King Saga ise 2013’te 1.8 milyar gelir elde etti.
Rüzgara kapılmayın!..
Bu tür gelir elde eden şirketleri, dot.com balonundaki bir defalık başarı hikâyeleri karıştırmak çok doğru değil. Fakat o dönemde de gelir elde eden şirketlerin yanı sıra bu rüzgardan yararlanarak halka arz olan bir çok irili ufaklı şirket ortaya çıkmıştı. BBC’ye görüş bildiren New York Üniversitesi’nden davranışsal finans profesörü Ian D’ Souza, 2000’deki dot.com balonunda halka arz edilen şirketlerin yüzde 80’inin zarar eden firmalardan oluştuğunu söylüyor. D’Souza, son dönemde halka arz edilen internet şirketlerinin yüzde 75’inin de zarar ettiğine dikkat çekiyor.
Son dönemde Twitter, Groupon, Zynga Çin’in Twitter’ı olarak tanınan Weibo gibi birçok zarar eden ya da karlılığı düşük internet şirketi Amerika’da borsaya açıldı. Fakat bu şirketler Twitter örneğinde olduğu gibi para kazanmak için yeni gelir modelleri üretmeyi ve bunu finansallarına yansıtmaya başardılar.
Eldeki veriler yeni internet şirketlerinin balon olduğunu söylemek için henüz çok erken olduğunu gösteriyor. Fakat bu rüzgar ile borsaya açılacak küçük şirketlere yatırım yaparken daha dikkatli olmak gerekiyor…