Çözülemeyen sorunlar
Dünyanın önde gelen 10 ülkesini bekleyen zorluklar neler? Geçen yıllardan günümüze uzanan sorunlar bir anda çözülemeyebilir. Çin, Hindistan, ABD, Brezilya, Rusya, Japonya, Almanya, Fransa, İspanya ve Nijerya, bu yıl mevcut sorunlarıyla mücadeleye devam ediyor. The Globalist, bu soruların yanıtlarını arayan çalışmasında ilgi çeken 10 yazarın görüşlerini bir araya topladı. Çeşitli dönemlerde farklı yazarlar tarafından kaleme alınan bu makalelerin sorunsalı gelecekte de güncelliğini koruyacağa benziyor.
Çin sürdürülebilir olmalı
George Magnus, Çin’in geleceğine ilişkin makalesine, 1994’te Paul Krugman tarafından aynı konuda yazılan makaleye atıf yaparak başlıyor. Krugman’ın Çin’in hızla büyüyeceğine dair tahminlerinin doğru çıktığını belirten Magnus, bundan sonraki süreçte “sürdürülebilirlik” kavramının Çin için “büyüme”den çok daha önemli olması gerektiğine dikkat çekiyor. Magnus’a göre Çin, eğer yarı yolda kalmak istemiyorsa önümüzdeki on yıl içinde akıllı büyüme, toplumsal mutabakat, temiz çevre ve ekonomik istikrar gibi pek çok konuda dünya standartlarını karşılamak zorunda.
Hindistan’da reform gereksinimi
Hindistan ekonomisinin büyümesine karşın mevcut siyasi sorunlar Globalist yazarlarından Grucharan Das tarafından ele alınmış. Ülkede güven ortamının sağlanması Hindistan’ın öncelikleri arasında. Das, Hindistan’ın sahip olduğu potansiyeli harekete geçirebilmesi için öncelikle kamuoyunu epey meşgul eden yolsuzluk konusunun çözülmesi gerektiğini vurguluyor. Yazar ayrıca, ekonomiyi hareketlendirmek ve ülkede siyasal istikrarı sağlamak için hükümete bir an önce reform girişiminde bulunmalarını da tavsiye ediyor.
ABD’de süregelen iç savaş
Stephen Richter ilginç bir yaklaşımla hazırladığı makalesinde ABD’de iç savaşın aslında 1865’te bitmediğini söylüyor. Bugün “kültürel” anlamda bir iç savaşın devam ettiğini belirten Richter’e göre ABD’de günümüzde sağlıktan ekonomiye dek pek çok alanda ciddi çarpıklıklar söz konusu. Yazara göre demokratlar, temel sosyal hizmetlerden yararlanamayan vatandaşlara yeni haklar sağlanmak istiyor. Buna karşın cumhuriyetçiler için zenginlerin haklarının korunması öncelikli. Köleliğin kaldırılması, Alman faşizmi, Obamacare olarak adlandırılan yeni sağlık yasası gibi konulara değinen Richter, tarihten günümüze benzer kıyaslamalarla ABD’de süregelen “sosyal” çatışmaya dikkat çekiyor.
Globalist’in derlemesinde yer alan, kamuoyunu ve söz konusu ülkeleri uzun zaman meşgul edecek diğer konular ise şu şekilde:
– Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA)’nın Almanya ve Brezilya’ya dek uzanan dinleme skandalında, Brezilya kararlı şekilde lider rol oynamalı ve bundan olumlu çıkarımlar sağlamalı.
– Putin, bazen birinci bazen ikinci adam gibi görünerek uzun yıllardır Rusya’nın kaderini tayin ediyor. Putin’li Rusya ekonomik anlamda rekabet eden, demokratik ve modern bir toplum olabilir mi?
– Japonlar eskisi kadar müreffeh değil mi? Çalışma ve sosyal güvenlik yasasında iki yıl önce yapılan değişiklikler, part time çalışan, mevsimlik işçi veya günlük işçilerin sağlık hizmetleri, konaklama yardımı gibi sosyal haklardan yararlanmasını engelliyor.
– Son on yıl içinde geliştirilen ekonomi politikalarının sonucu olarak, küresel ekonomik gelişmeler ve Avrupa’nın kemer sıkma politikası Almanları, tasarruf etmekle para harcamak arasında ikilemde mi bırakıyor?
– Fransız Sosyalist Partisi, Almanya’yı Avrupa’daki kemer sıkma politikasının sorumlusu olarak itham ediyor.
– İspanya’daki özerklik sisteminin yeniden ele alınması gerekiyor. Aksi halde ülkenin mali durumu düzelemeyebilir.
– Gelir dağılımında eşitsizliğin hala ciddi bir sorun olduğu Nijerya, Çin gibi büyüyebilir mi? Ekonomi, demokrasi, eğitim ve altyapı konusunda gelişmeyi başarabilir mi?