Psikolojinizi bozmayın
Pazarlama disiplinini insan psikolojinden ayrı düşünmek olanaksız. Özünde en insani ihtiyaçlarından biri kendisini “iyi” olarak tanımlamak olan insan, değerleri ve isteklerine uygun yaşadığında kendini iyi hissediyor. Ancak, bugün tüketiciler deneyimledikleri ve daha da kötüsü sürekli olarak uydukları ve tüketim yoluyla karşıladıkları istek ve güdülerin sıklıkla bu değer ve özlemlere ters olduğunu giderek daha fazla fark etmeye başladı. Farkındalık da harekete geçmeyi sağladı.
Tüketiciler, her gün kötü iş süreçleri ve etik uygulamalar hakkında daha fazla bilgi alıyor, gelişmekte olan ülkelerdeki işçilerin bastırılmış seslerini kulaklarıyla duyuyor ve severek tükettikleri pek çok gıda veya içeceğin sağlığa zararları konusunda bilimsel verilerle karşılaşıyor. Dünyadaki tüketim trendlerini izleyen Trendwatching, Kasım 2013 raporunda vicdanı temiz ve suçsuz marka arayan tüketicinin dramına ve markaların bu konudaki tutumlarına yer veriyor.
* “Çevre üzerindeki etkimden dolayı suçluluk duyuyorum” ifadesi sunulduğunda, küresel tüketicilerin* %28’i kendilerine 5 üzerinden 4 puan veriyor (5 üzerinden 5 “kesinlikle katılıyorum” anlamına gelmektedir). Hintlilerin %45’i, Çinlilerin %42’si ve Brezilyalıların %40’ı kendilerine 5 üzerinden 4 veriyor. Buna karşın, bu oran İngilizlerde %23, Amerikalılarda %21 ve Avustralyalılarda %19’a kadar düşüyor.
* 2013 yılında ABD’li tüketicilerin %27’si gıda israfı konusunda 2012’ye göre daha endişeliyken, yalnızca %5’i daha az endişeli.
* Güdülerin tatmin edilmesi yoluyla zevk alma ve artan suçluluk duygusundan kurtulma gibi birbiriyle çelişen ihtiyaçlarla kuşatılan tüketiciler, artık farklı bir tüketim türüne açlık duyuyor: Tüketimden zevk almaya devam etmelerini ancak negatif etkilerinden endişelenmemelerini (veya daha az endişelenmelerini) sağlayacak bir tüketim.
Etiketler: Tüketim, araştırma, trendwatching