Steve Jobs’u çok özlüyor
Ken Segall, NeXT ve Apple dönemlerine yayılan 12 yıl boyunca Steve Jobs ile yakın çalışan bir yazar ve reklam yöneticisi. “iMac” ismini bulan ve “i” çılgınlığını başlatan Ken Segall, Apple’ın ünlü “Think different” kampanyasının geliştirilmesine önemli katkılar sunmuş bir isim. Seagall, Management Center Türkiye tarafından düzenlenen “Basit Düşün Ses Getir” temalı Pazarlama Zirvesi için İstanbul’daydı. Gazeteci Didem Eryar Ünlü, Segall’la yaptığı görüşmeyi köşesine taşıdı. Ünlü’nün aktardığı notlardan çarpıcı bölümler:
Pazarlama dehası İstanbul’da
Ken Segall, Jobs’un hiçbir CEO’ya benzemediğini söylüyor. “O, işin her aşamasında vardı” diyor. Segall, Apple’ın geleceği için endişeli değil. “Baba gitti, ama aile, babanın savunduğu değerleri koruyacaktır” diyor. Segall’a göre Apple’ın başarısının temelinde “basitlik” var. Ve tarih boyunca, farklı din, kültür ve siyasi görüşe sahip insanlar basit olanı tercih ettiler. Basit olan, en çekici oldu her zaman. Bu arada Segall’in üzüntü duyduğu bir konu da var: “Steve Jobs, Apple’ı bir start-up gibi yönetirdi. Dünyanın en büyük start-up’ı gibi” diyen Segall, Apple’ın genç ve yeni kurulmuş teknoloji şirketi ruhunu kaybedip, büyük bir şirkete dönüştüğünü söylüyor.
Ken Segall’dan inciler
* Apple’ın büyük başarısı, “delice basit” olmaktan kaynaklanıyor. Steve Jobs için basitlik, bir din gibiydi. Geleneksel şirketlerin karmaşık yapılarından uzak durup, şirketi basitlik ilkeleri üzerine kurdu. Basitlik Jobs’un en güçlü silahıydı. Steve, soğanın kabuklarını ayıklayıp, esasa inmekten bahsederdi. Şirketin yapısını da bu şekilde tasarladı. Bazen kaba olsa da, her zaman açıktı. İnsanları daha fazla çalışmaya, düşüncelerini korkmadan dile getirmeye, insan olmanın temeline ve insani ihtiyaçlara odaklanmaya yönlendirdi her zaman.
* Bir markayı birkaç kelime ile anlatmak zordur. Her ajans markalama üzerine odaklanır. Bence dünyadaki en güçlü pazarlama araçları, kimsenin sahip olmadığı araçlardır. Yani, basitlik, sağduyu ve empati. Think Different kampanyasına başlarken, hedef Apple’ın ruhunu anlatmaktı. Steve, bizden yenilikçi ve iyimser olmamızı istedi. Apple’ın ne olduğunu; fantastik ürünler yarattığını anlatmamızı istiyordu. Böylece şirketin yaşadığı tüm zorluklar ortadan kalkacaktı. Apple, yaratıcılık, tasarım ve basitlik tutkusu demekti.
* Steve Jobs sonrası Apple dendiğinde, aklıma Walt Disney sonrası geliyor. Walt Disney öldüğünde, şirket bir süre bocaladı. Sonrasında ise bir medya şirketi oldu. Şirket, bugün Walt zamanından çok farklı, çünkü şartlar bunu gerektirdi. Apple’ın değerleri var. Bu değerleri Steve bıraktı. Şirketteki insanlar bu değerleri anlıyorlar, ama şirket değişiyor. Bunu reklamlardan anlıyorum. Start-up ruhu yok oluyor. Apple büyük bir şirkete dönüşüyor.
Kaynak: Dünya Gazetesi
Etiketler: pazarlama stratejisi, marka değeri, Steve Jobs