Reklam bütçeleri boşa mı gidiyor?
“Birçok meslektaşım gibi ben de çok duymuşumdur: ‘Reklam yaptık ama bizim satışlarımıza pek faydası olmadı’ ya da ‘reklamın bizim satışlarımıza etkisi yok’ cümlesini.”
Stratejik Pazarlama İletişimi Uzmanı, İçerik Fabrikası Yazarı Ömer Yılmaz, reklam çalışmalarının bir pazarlama unsuru olarak ele alınmak istenmemesini bu cümleyle net olarak özetliyor. Reklamverenin reklama ayırdığı bütçeye “keşke cebimde kalsaydı” diye bakmaktan bir türlü ve hala kendini alamadığını belirten iletişimci, İçerik Fabrikası için kaleme aldığı “Yarısı Boşa” başlıklı yazısında, reklamın aslında “Bir satış sürecinin marka adına barındırdığı fırsatlar bütünü” olduğunu anlatıyor ve reklam ile satış kavramlarını işlevsel bir şekilde tanımlıyor. Ömer Yılmaz reklamın barındırdığı fırsatları nasıl öngörebileceğimizi etkili bir örnekle aktarırken reklamverenlerin hayatını kolaylaştıracak ipuçları vererek yazısını tamamlıyor:
“ * Öncelikle şunu belirtmekte fayda var, her ürün televizyon spotuna ihtiyaç duyan bir reklam süreci gerçekleştirmek zorunda değildir ve televizyon spotu destekli reklam sürecine uygun olmayan onlarca sektör vardır.
* Reklam kampanyalarının tümü reklam spotundan ibaret değildir.
* Reklam yapacağız demek reklam filmi çekmek ve yayınlatmak değildir.
* Reklam sürecinde doğru reklam ajansıyla bir araya gelmek her şeydir. Yanlış ajans markaları daha büyük yanlışlara sevk eder ve sektörlerinin dinamiklerini bozar.
* Reklam süreçlerine reklamveren tarafından yapılan her müdahale çok büyük bir olasılıkla süreci negatif etkiler ve reklam mesajının iletilmesinde çapaklar oluşturur.
* Hiçbir reklam kampanyasının satış vaadi markayı övmemelidir.
* Her reklam spotu ya da ilanı, tüketiciye önerdiği bir yarar ile hatta yararın yararı dediğimiz, hayatına katacağı ekstra değer ile bitmelidir.
* Sürdürülebilir ve sağlıklı planlanmış her reklam çalışması odaklanmış bir bütünsel hedef algının parçalarını oluşturmalı ve hedef tüketicisine ana marka önermesini destekleyecek vaadi sunmalıdır.”
Reklamverenler, pazarlamacılar ve reklamcılar için ufuk açıcı ve hayat kolaylaştıran bir kaynak olarak tanımlayabileceğimiz bu yazsının tamamını yasal olarak buradan indirebilirsiniz.
YAYINA HAZIR, YASAL İÇERİĞİN İLK ADRESİ: İÇERİK FABRİKASI
İçerik Fabrikası, Türkiye’nin ilk ve tek, “yayına alınmaya hazır” ve “yasal” içerik satış platformudur. Hazır İçerik’ten kastımız şu: Kullanıcıların başlık, spot ve giriş kısmını görebildiği, ödemelerini yapar yapmaz satın alım gerçekleştirebilecekleri ve hemen yayınlayabilecekleri içeriklerdir. Aylık düzenli ya da ihtiyacınız olan sürede/sürelerde de istediğiniz içeriği talep edebilirsiniz.
İçerik Fabrikası’nda 100’den fazla yazar, binlerce içerik, onlarca fotoğrafçı, yaratıcı editör, tasarımcı ve uygulamacı yer alır. İç ve dış müşterilerine ulaşmak isteyen kurumlar özel olarak hazırlanmış içeriği, istedikleri konu, format ve tasarımda bu platformdan temin edebilirler. İçerik Fabrikası’nda aradığınız içerik yoksa ayrıca ısmarlayabilirsiniz. Bunun yanı sıra istediğiniz temada, röportaj siparişi de verebilirsiniz. Talep formunu doldurmanız yeterli… Hazır ve özel yazı siparişlerinizin yanı sıra editör ve yazar havuzundan da talepte bulunabilirsiniz. Editörlerimiz sizin için uzaktan ya da belirli süreli olarak kurumunuzda hizmet verebilir.
YAZAR HAKKINDA
Ömer Yılmaz, Türkiye’den yurt dışına ilk reklam hizmeti ihracatını gerçekleştirdi. Etnik Pazarlama konusunda uzmanlaştı ve Almanya’da yaşayan Rus nüfusuna yönelik ilk çalışmaları başlattı. IAA (International Advertising Association) sertifikasına sahip Ömer Yılmaz şu an çeşitli markalara stratejik pazarlama iletişimi danışmanlığı veriyor.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Hadi Etkileşelim – Multi – Channel Synergy
- Stratejik süreçten Yaratıcı sürece…
- Müşterimin temsilcisi
- Dinamit
- Gıybet
BENZER YAZILAR: